Almanya’ya, 1960’lı ve 1970’li yıllarda giden insanlarımız özellikle çalışan sınıftı. 1976 yılından itibaren ise aile birleşimi çerçevesinde giden Türkler ve onların çocuklarının o dönemde, Almanya’da çalışma hayatında yaşadığı güçlükler, onları büyük ölçüde serbest meslek sahibi olmaya teşvik etti. Bugün baktığınız zaman Almanya’daki Türklerin yaklaşık 50 bini kendi işini kurmuş, çalışan nüfustan oluşmaktadır. Diğerleri ise büyük ölçüde aile bireyi ve genç çocuktur. Bu durum, Almanya’da yapısal değişimi beraberinde getirmektedir. Bunun neticesinde, geçmişten yakın zamana kadar Almanya’da yaşayan Türkler, aile olarak Almanya’da yaşamını sürdürdü. 2022 yılında, Türkiye’den Almanya’ya başlayan yeni göç akımıyla giden insanlarımız, çoğunlukla işçi statüsündeydi. Bu insanlarımıza, genellikle Alman işverenler veya Türk işverenler tarafından çalışmak için çağrı yapıldı. Bu yeni durum, Almanya’da yeniden çalışan nüfusumuzun artmasına neden oldu.
ALMANYA İÇİN UTANÇ VERİCİ
Ayrıca son zamanlarda Almanya’da sığınmacı nüfusunda da bir artış söz konusu. Almanya’ya bir şekilde giden Türklerin bir bölümü sığınma talebinde bulunmaktadır. Bu durum, Almanya’yı korkutmaya başladı. Türkiye’den Almanya’ya gitmek isteyenlere artık Almanya Başkonsolosluğu, potansiyel sığınmacı gözüyle baktığı için vize almak günden güne güçleşmektedir. Geçen hafta, Alman Büyükelçiliği nezdinde Alman başkonsolosları ve Türk fahri konsolosları bu duruma çare aramak için toplandı. Sonuçta çarenin, vizeyi mümkün olduğunca vermemek için direnmek olduğunda karar kılındı. Bu sonuç, pek tabii ki Almanya’ya pek çok farklı sebeple gitmek zorunda olan insanlarımızı zor durumda bırakmakta ve mutsuz etmektedir. Almanya, Türkiye’ye en güç vize veren ülke sıralamasında birinci sıradadır. Bu durum, Almanya için utanç vericidir.
