Tarih: 05.05.2022 22:59

RENGÂRENK ŞAMPİYONLUK

Facebook Twitter Linked-in

Trabzonspor’un şampiyonluk kutlamaları, futbol dünyamızda son yılların en unutulmaz görüntülerinden örnekler verdi. Bütün bir kentin, bir tek yürek aynı istekte bulunması, aynı sonucu beklemesi; trafik ışıklarının düzenlenmesinden otobüs kart basma makinelerindeki seslendirmeye, şehrin bayraklarla donatılmasından günlerce süren eğlencelere kadar bir festival havası oluşturdu.  
Trabzonspor-Antalyaspor maçının uzatma anlarında yaşanan olaysa kutlamalara ayrı bir renk kazandırdı. Hakem Atilla Karaoğlu’nun bir pozisyon için çaldığı düdüğü yanlış yorumlayan taraftarlar sahayı doldurdu ve maç durdu. Sahanın boşaltılması için yapılan anons da dikkat çekiciydi. Heyecanı sesinden belli olan kişi “Maç bitmedi, çık dışarı!” komutu veriyordu. Sonrasında sahadaki taraftarların çokluğundan birbiriyle kutlama olanağı bulamayan futbolcuların taraftarla coşkusunu paylaşması çok güzeldi. Özellikle şampiyonlukta büyük payı bulunan Marek Hamsik’e başta saçları olmak üzere gösterilen ilgi ve onun bu ilgiye sevgiyle karşılık vermesi anı daha da değerli kıldı.
37 sezon sonra gelen şampiyonluğa her ne kadar hakem hatalarının gölge vurduğu söylense de bu yılki Trabzonspor’un, akılcı ve sabırlı yönetimle şampiyonluğu tartışmasız hak ettiğini düşünüyorum. Başta Trabzonspor yönetimi, teknik heyeti, futbolcuları olmak üzere emeği geçen herkesi kutluyorum.
FUTBOL ÖZGÜRLÜKÇÜDÜR
Futbol özgürlükçü bir yapıya sahiptir. Dünyanın her yerinde, insanlar en kolay şekilde futbol için örgütlenir, gecesini gündüzünü hiç acımadan harcar. Birdenbire onlarca, yüzlerce kulübün ortaya çıktığı görülebilir. Elbette futbol federasyonuna bağlıdır her bir kulüp ama aynı zamanda özerktir çünkü her semtin, her ilçenin, her bölgenin tarihsel, kültürel, toplumsal kimliğinin yansıtır her takım ve merkezi yapıya bağlı ama ondan uzak özgürce gelişir ve büyür. Yukarıdan aşağıya değil, aşağıdan yukarıya örgütlenir futbol.
O yüzden futbolun seyircisinin azaldığı olgusu gerçek değildir. Olsa olsa izleme biçimleri değişiyordur o kadar. Kim sevmekten vazgeçebilmiş ki futboldan vazgeçsin?   

 


Orjinal Habere Git
— HABER SONU —