Almanya'nın Bielefeld kentinde yaşayan ve Gençlik Dairesince (Jugendamt) çocuğu elinden alınan Özcan Özdemir, uğradığı haksızlığı kanıtlamak için sosyal medyadan yaptığı paylaşımları nedeniyle 24 gün gözaltına alınıp şiddete
Almanya'nın Bielefeld kentinde yaşayan ve Gençlik Dairesince (Jugendamt) çocuğu elinden alınan Özcan Özdemir, uğradığı haksızlığı kanıtlamak için sosyal medyadan yaptığı paylaşımları nedeniyle 24 gün gözaltına alınıp şiddete maruz kaldığını iddia ederek, suç duyurusunda bulunacak.
Özdemir, AA muhabirine yaptığı açıklamada, gözaltına alındıktan sonra polislerce uygulanan şiddet sonucu parmağı ve omuzlarından yaralandığını anlattı, sorumluların cezalandırılmasını istedi.
Haksız yere elinden alınan çocuğu için savaştığını vurgulayan Baba Özdemir, şunları söyledi:
"Kendilerini tehdit ettiğimi iddia ettiler. İki yıldır mahkemeyle uğraşıyorum, çocuğumu göstermiyorlar. Elimde deliller var, bunları Belediye Başkanı'na dahi gönderdim, ilgilenmeyince ben de internette yayınladım ve böyle bir şey olmadığını anlattım.
Belediye Başkanı, hakim ve diğer yetkililerin haksızlıklarını anlattım. 1 ay önce Youtube kanalımı kapattılar. Geçen ay mahkemem vardı, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) olduğumu belirtince gelmene gerek yok dediler, 3 gün sonra gelen polisler, mahkemeye gitmedim diye beni yere yatırıp gözaltına aldı."
"Ben, videolarda çocuğumun hakkını savundum"
Gözaltına alındıktan sonra kendisine şiddet uygulandığını iddia eden Özdemir, şunları kaydetti:
"Sadece gözaltına almakla kalmadılar, bilgisayarımı aldılar, çocuğumla ilgili delilleri aldılar, bankadaki 1600 avro parama el koydular. Daha sonra beni gözaltına aldıkları yerde dövmeye başladılar, parmağımı kırdılar, iki omuzum çıktı. Bana orada işkence yapıp, küfür ve hakaret ettiler. Avukatım dahil kimse ziyaretime gelmedi.
Mahkemeye çıktık, hakim, bir daha video yayınlamamam karşılığında beni serbest bırakabileceğini söyledi. Ben o videolarda çocuğumun hakkını savunduğumu söyleyince, hakim tekrar beni hapse geri gönderdi. Orada avukatımla görüştürmediler, mektup yazdırmadılar, telefon ettirmediler. Arkadaşım dilekçe yazınca, yüksek hakim suçsuz olduğumu görüp beni bıraktı."
Özdemir, 24 gün boşuna tutuklu kalıp şiddete uğradığının altını çizerek, bu sürede hem psikolojik hem de fiziki şiddete maruz kaldığını vurguladı.
Kendisinden alınan bilgisayar ve parasını da geri istediğini belirten Özdemir, tüm bu yaşananlarla ilgili sorumlular hakkında suç duyurusunda bulunacağını belirtti.
