'Bağlamanın eve girmesinde Alevi derneklerinin özverili çalışması etkili oldu!'

Gazete Hamburg'un sanatçı tanıtım serisinin bu haftaki konuğu Erol Arslan, kendi iç dünyasını anlattı, müzik dünyası ile ilgili önemli açıklamalarda bulundu.

Magazin 11.02.2018 18:55:06 0

Röportaj :  Zafer ÖZPOLAT/gazetehamburg



Gazete Hamburg’un sanatçı tanıtım serisinin bu haftaki konuğu Erol Arslan, kendi iç dünyasını anlattı, müzik dünyası ile ilgili önemli açıklamalarda bulundu.  

 
Erol Arslan kimdir?
 
“Nida Tüfekçi’nin en iyi öğrencisiydim!”
 
Erol Arslan 1960 yılında Kayseri’nin Yeşilhisar ilçesinde doğdu. İlk ve ortaokulunu Yeşilhisar ilçesinde okudu. Sonra da Endüstri Meslek Lisesi’ni Niğde’de bitirdi. Elektrik bölümünden mezun olmama rağmen sanat yönüm ağır bastı. Annem hariç tüm ailem müzisyendi. Müzikten hayatımızı kazanıyorduk. Dolayısıyla üniversite eğitimim için konservatuvarı seçtim. Konservatuvar imtihanına girdim. Kayıt için İstanbul’a geldim. Ancak 12 Eylül darbesinin olduğu zamanda ben İstanbul’da otelde mahsur kaldım. Öyle de bir anım var. Ortalık yatıştıktan sonra kaydımı yaptım. Bir sene hazırlık sonrasında 4 yıl eğitim alarak halk müziği bölümünü bitirdim. Rahmetli babam ud çalardı. Türk sanat müziği sevgisi o zaman bende aşikârdı. Rahmetli Nida Tüfekçi’nin en iyi öğrencisiydim. Okulda zaten ilk iki sene Türk sanat müziği ve Türk halk müziği eğitimi aldım. TRT’de bir süre  yer aldım. O sıralar bir Avrupa merakı sardı. Gidip doktora yapayım dedim.
 

“Müzik, hayatımdan hiç çıkmadı!”
 
Doktora yapmak için mi Almanya’ya geldiniz?
Evet, doktora için geldim. Geliş o geliş oldu. Fakat doktoramı yapamadım. Bana ağır geldi. Hem doktora hem de çalışmak beni zorladı. Zaten temel eğitimim vardı. Burada müzik grubu kurdum. Stüdyo çalışmalarımı hep başkalarına yapıyordum. Artık kendim için yapmaya başladım.
 
Müzikle iç içe olan biri olarak albümünüz var mı? Varsa ne zaman yaptınız?
 
Evet var. İlk albümümü 1990 yılında yaptım. Kuzey Irak’a yapılan saldırı zamanına denk geldi. O savaştan dolayı pek ses getirmedi. Yine de o albüm çok satıldı. Sadece ben Türkiye’de olmadığım için fazla ilgilenemedim.
 


Albümün adı neydi?

 
Adı Rüzgâr’dı. Çok değerli ozanların şiirleri vardı. Halk müziği  vardı. Sonra yaşamıma Avrupa’da devam ettim. Önce Düsseldorf şehrindeydim. Hamburg’a bir proje çerçevesinde geldim. Burada kaldım. Halen burada yaşıyorum. Almanya çalışma dairesi eskiden bir uygulama yapıyordu. İşsizlere iş bulmalarında bazı kolaylıklar sağlıyordu. Ben de bu kolaylıklardan yararlanarak Hamburg’a geldim. Gençlik dairesinde işe girdim. Halen orada çalışıyorum. Gençlik evinde sosyal pedagog olarak çalışıyorum. Rüzgâr isimli bir düğün grubum var. Hamburg Klasik Türk Müziği Korosu ile rahmetli Handan Kara’nın bir korosu vardı. Çocukları ismin kullanılmasını istemediği için isim değişti, o koroyu yönetiyorum. Özel dersler veriyorum.
 
Eviniz tam bir stüdyo gibi…
 
Aynen, burası bir stüdyo. 2012 yılında çıkardığım bir albümüm var. Bu albüm şu anda bütün dünyada satıştadır. 2014 yılında da iki single çıkardım. İki video klibim var. Evimdeki bu stüdyo tek kişiye göre ayarlanmış bir stüdyodur. Bütün albümümün kayıtlarını burada yaptım. Başka sanatçılara ve gruplara da burada müzik yapıyorum. Aranjelerini ben yapıyorum. Çalabildiğim enstrümanları çalıyorum. Çalamadıklarımı, ustaları çağırarak  telafi ediyorum. Burada tam teşekküllü albüm çıkar. Albümde zaten her şey online’a döndü.

 
Müzikseverler Erol Arslan’ı bundan sonra müziğin neresinde görebilecek?
 
Benim müzikten kopmam imkânsız. Her zaman  müziğin içinde olacağım. Sanatçı her zaman sanatçılığını yapmak zorundadır. Efendim bugün dünyada şu olaylar var. Tabii ki, sanatçı dünyada gelişen kötü olaylara karşı duyarlı olacak. Ama sanatçılığını da sürdürmek zorundadır. Her şart altında sanatçı sanatçılığını sürdürmek zorundadır. Her sanatçının her ortamda eser üretme imkânı vardır. Ben de sanatıma devam edeceğim. Şu anda dört single çalışmam var. Onlar yakında piyasaya çıkacak. Ağırlıklı olarak solo konserler vermek istiyorum.
 
Single ve albümdeki eserlerin hepsi size mi ait?
 
Evet hepsi bana ait.
 
Kaç besteniz var şu anda?
 
Benim 100’ün üzerinde bestem var. Ama ben söz yazmıyorum. Kaliteli söz bulursam onu müziğe çeviriyorum. Beste demek müzik yapmak demektir. Söz tamamen başka şeydir. Teksttir. Sözle müziğin birleşmesi bestedir. Diğer bir deyişle müziğin melodisidir.
 

Size göre sanatçı ve müzisyen arasında fark var mıdır?
 
Şimdi müzisyen olmak için sanatçı olmak zorundasın. Sanatçı derken sanatın birçok kolu var. Sanat sadece müzikle ifade edilmiyor. Bir sürü sanat alanı var. Sanat özel yetenek gerektirir. Sanatçı olmadan zaten müzisyen olamazsın. Sen bunu eğitimle pekiştirirsen o zaman sanatçı olursun. Eğitimsiz sanatçı olmaz mı? Olur. Ama fazla ilerleyemezsin. Âşık Veysel, Neşet Ertaş gibi ozanların müzik eğitimleri yoktu. Kulaktan dolma öğrenmişler. Eserler yapmışlar. Ama bunlar sanatçı. Bir de eğitimle birleştirselerdi çok daha güzel eserler çıkardı.
 
Yurtdışında yaşayan sanatçılarımız ne hikmetse seslerini yükseltemiyorlar. Unkapanı’nda dolandırılıyorlar. Albüm yapıyorlar sonu gelmiyor. Avrupa’da yaşamak dezavantaj mıdır?
 
Kendimden örnek verdim. 1990 yılında yaptığım albümde ben Türkiye’de olmadığım için üzerine düşemedim ve albümün satışı istediğim gibi olmadı. Sen buradasın, hitap ettiğin kesim orada. Avrupa’da çok sayıda Türk yaşıyor. Türkiye’de 80 milyon kişi yaşıyor. Kaynak orası yani Türkiye’dir. Orada olmak gerekir. Türkiye’de meşhur olan birçok sanatçı Almanya’dan, Avrupa’dan, yurtdışından gitmedir. Kubat ,Tarkan gibi kaç örnek var. Ama bunlar ne yaptı? Burada kalmadılar. Oraya gittiler. Albüm yaptıktan sonra orada insanlara hitap ettiler, konserler verdiler. İçli dışlı oldular. Sen işin başında olmazsan tabii iki sesin çıkmaz. Kaynağın olduğu yerde olmalısın.
 
 Türk halk müziği son günlerde popa ve batı müziğine karşı daha zayıf görülüyor. Dinleyici kitlesi mi azaldı? Gençlere Türk halk müziğini nasıl sevdireceğiz?
 
Türk halk müziği hiçbir zaman ölmez. Klasik olan şeyler kalıcıdır. Çok seneler önce Türk halk müziğine ömür biçtiler. Kaybolacak dediler. Bağlamanın özellikle Alevi geleneklerinde çalınarak yayılmasıyla hemen hemen her evde bir bağlama görülmeye başlandı. Hatta tutucu ailelerin bile evlerinde bağlama var. Halk müziği ölmedi. Öleceği söylendi ama tersi oldu. Halk müziğinin gelişmesinde, bağlamanın eve girmesinde Alevi derneklerinin çok etkisi oldu. Ayrıca Aleviliğin su yüzüne çıkmasından sonra, korkmadan “Ben Alevi’yim” diyen Alevilerin bu davranışı da çok etkili oldu. Eskiden Aleviler toplumda kendilerini saklardı. Horlanırlardı. Benim bildiğim birçok insan Alevi olmalarına rağmen Aleviliklerini saklardı. Toplum içerisinde onlara farklı bakıyorlardı.
 
Gençlere Erol Arslan’ın tavsiyeleri var mıdır?
 
Yaptıkları her şeyi, her şeyden önce düzgün yapmaya çalışsınlar. Biraz bir şey öğrendim, hemen onu paraya çevireyim düşüncesinde olmasınlar. Doğru öğrenebilecekleri kaynakları araştırsınlar. Nota bilgisi olması lazım. Nota bilmemek okuma yazma bilmemekle eş değerdir. Ümmi; konuşabilen ama okuma bilmeyen demektir. Müzikle ilgilenenler nota bilmiyorlarsa ümmilerdir. İnternet sayesinde bilgiye ulaşmak şimdi daha kolay.
 
“Türkü söyleyen insanlar, iyi insanlardır!”
 
Bir müzik pedagogu olarak gençlik evlerinde  gençlere neler veriyorsunuz?
 
“Müzik ruhun gıdasıdır” sözü vardır. Bu her zaman geçerli bir sözdür. Gerçekten ruhun gıdasıdır. Müzik sanatın bir ruhudur. Herhangi bir müzikle uğraşmak, insanı güncel sorunlardan uzaklaştırır. Kafasının dinlenmesini sağlar. Bazı öğrencilerim var. “Ya hocam çok işim vardı, bağlama çalmaya vaktim olmadı” diyorlar. Bu yanlış, bağlama çalmak senin işine engel olmaz. Kafanın açılmasına yardımcı olur. Türkü söyleyen insanlar, iyi insanlardır. Kötü insanların türküleri yoktur. Duydunuz mu bugüne kadar kötü insanların türkü söylediklerini, kötü olduklarını duyarsın ama eserlerini duymazsın.  Ama bugün bir Pir Sultan Abdal’ı, bir  Köroğlu’nu halen anıyoruz. Bin sene sonra yine anacağız. Kalıcı ve iyi şeyler yapmışlar. Halk için çalışmışlar. Bugün kendi çıkarını korumak için her türlü yolu mübah sayanlar var, işte bu kötülüktür. İyilik ise bunun tersidir. İnsanlara doğru yolu göstermek iyiliktir. İnsanlara para yardımı yapmak iyilik değildir. İnsanlara balık vermek değil, insanlara balık tutmayı öğretmek iyiliktir. Bir sanatçının misyonu vardır. Sanatçı sanatını devam ettirmelidir. Yeni şeyler üretmesi gerekir. Üretkenlik biterse sanatçılık da biter.

 
 

Hamburg’da Hib Alarmı: 16 Kişi Hastalandı, 3 Kişi Hayatını Kaybetti

Anket: Almanya'da aşırı sağcı AfD Partisi yeniden birinci sıraya yükseldi

Almanya ve Bulgaristan'dan aylık alıp Türkiye'de ikamet edenler promosyon alabilecek

Hamburg Tüketici Merkezi’nden Şeker Yerine Kullanılan Tatlandırıcılara Uyarı

MUSİK KIOSK’TA BÜYÜK FİNAL – HANNOVER’DE MÜZİK ZAMANI

FC St. Pauli, Eylül Ayında Hakemlik Kursu Düzenliyor: Sen de Hakem Ol!

Neustadt’ta 54 Yaşındaki Anja H. Kayboldu: Polis Dron ve Köpeklerle Arıyor

51 Bin Aileye Anket: Hannover Daha Aile Dostu Bir Kent Olmak İstiyor

Hamburg’da Resmî İşlemler Artık Daha Hızlı ve Dijital

Hamburg Merkez İstasyonu’nda Bağırarak Çevreyi Rahatsız Eden Adam Tutuklandı

Hamburg’tan Almanya’da bir ilk: Doğal okul ve kreş bahçeleri için kılavuz

Gwosdz: „CDU Hamburg verkennt die Realität“

Merz’in İsrail’e Silah İhracatı Sınırlama Planı Yetersiz Bulundu

Hamburg’da 12 Yaşındaki Aaliyah Jolie Kayboldu – Polis Berlin’de Olabileceğini Düşünüyor

Yapay Zeka İlk Kez Tiyatro Sahnesinde: Kahkaha Dolu Buluşma

Almanya’nın silah ihracatını askıya alması Netanyahu'yu "hayal kırıklığına" uğrattı

Almanya’da AfD’li politikacının Ludwigshafen belediye başkanı adayı olmasına izin verilmedi

Pilot Proje ile Hannover’de Okullarda Sağlık Gelişimi Güçlendirilecek

Burak Alp Yenilmez, “Gramofon” ile festival yolculuğuna çıkıyor

“Görünür Kıl” sergisiyle iş yerinde cinsel tacize dikkat çekiliyor

Hangi burcun kadını nasıl baştan çıkar? Anket sonuçları şaşırtıyor

Hamburg’da çıraklar için 3.000 yeni yurt yolda

Sol Parti: "Hauptbahnhof çevresinde sorunlar bastırılıyor, çözülmüyor"

Hamburg’da 448 yeni öğretmen adayı göreve başladı

Cansu Özdemir: “Hamburg’da 11.500 hane konut giderlerini cebinden ödüyor – Bu kabul edilemez”

Hannover Polisi Teyakkuzda: Cinayet Zanlısı Her Yerde Aranıyor!

Hannover’de Bebeklere Müzik Başlangıcı: “Singen von Anfang an” Projesi Uzatıldı

Yeşiller'den CDU'ya Sert İklim Eleştirisi: “Klimaschutz’tan Anlamıyorlar”

Hamburg’dan Örnek Teşekkür: Tüm Koruyucu Ailelere Hagenbeck Hayvanat Bahçesi Gezisi

Bavyera ve Türkiye Arasında Sağlık ve Ekonomi Temelli İş Birliği Güçleniyor

Yükleniyor

Hamburg’da Hib Alarmı: 16 Kişi Hastalandı, 3 Kişi Hayatını Kaybetti

Anket: Almanya'da aşırı sağcı AfD Partisi yeniden birinci sıraya yükseldi

Almanya ve Bulgaristan'dan aylık alıp Türkiye'de ikamet edenler promosyon alabilecek

Hamburg Tüketici Merkezi’nden Şeker Yerine Kullanılan Tatlandırıcılara Uyarı

MUSİK KIOSK’TA BÜYÜK FİNAL – HANNOVER’DE MÜZİK ZAMANI

FC St. Pauli, Eylül Ayında Hakemlik Kursu Düzenliyor: Sen de Hakem Ol!

  • Cuma 39.4 ° / 24.8 ° Güneşli
  • Cumartesi 38.2 ° / 23.3 ° Güneşli
  • Pazar 38.2 ° / 24.7 ° Güneşli