“Sanat, ayrı bir dünyanın kapılarını aralıyor”

Sanatçı Ufuk Sezer “Sanatın her konuda iyileştirici bir gücünün olduğuna inanıyorum. Yazdığım, okuduğum ve çizdiğim, her zaman benim için ayrı bir dünyanın kapılarını aralıyor.”

Magazin 12.12.2021 00:47:06 0
“Sanat, ayrı bir dünyanın kapılarını aralıyor”
Röportaj:Yeşim Değer Üstünkaya

Yaşamı güzelleştiren, insanın bakış açısını değiştiren, insana ve çevresine değer katan, aynı zamanda çevresiyle etkileşim içinde olmasını sağlayan sanatı hayatta tutmak için sanatçılara ihtiyaç vardır. Ülkemizde ve dünyada yakından tanıyıp bildiğimiz halka mal olan birçok sanatçı var. Tabii bir de yüreğini ortaya koyup canla başla çalışan, sanata gönül veren ama sanatından bihaber olduğumuz, keşfedilmeyi bekleyen genç yeteneklerimiz de var. 
Ufuk Sezer, 1988, İzmir doğumlu genç yeteneklerimizden sadece bir tanesi. Sanat hayatına çocukluğunda önce resim yapmakla başlayan Ufuk Sezer, sonrasında bu keyifli yolculuğun içine şiir ve tiyatroyu da eklemiş. Biz de sanat alanındaki çalışmalarına devam eden genç yeteneğimiz ile sizler için keyifli bir röportaj gerçekleştirdik.
Söyleşimize sizi kısaca tanıyarak başlayabilir miyiz, Ufuk Sezer kimdir?
Merhaba! 1988 yılı İzmir doğumluyum. Eskişehir Anadolu Üniversitesi İşletme Bölümünden mezunum. Çocukluğumdan beri sanatın farklı dallarına tutundum. Önce resimle başladım bu keyifli yolculuğa, sonrasında tiyatro ve şiir eklendi. Hayata geliş amacını sorgulayan, mutluluk ve güzellikler için sanatın sihirli tonlarına dokunan sanata âşık bir insanım.

Uzun süredir organizasyon ve insan kaynakları sektöründe proje koordinatörlüğü, süpervizörlük ve çevirmenlik yapıyorsunuz. Peki, sanata olan ilginizi nasıl keşfettiniz?
Yıllardır sevdiğim işte çalışarak yurt içi ve yurt dışına bağlı birçok organizasyonu iyi bir ekip çalışmasıyla koordine ettim. Sanata olan ilgimi içimdeki sese kulak vererek keşfettim, diyebilirim. Daha önce de dediğim gibi içimde tükenmek bilmeyen, tutkuyla örülmüş bir sanatsever vardı. Yıllara tecrübeler ekleyerek bu tatlı yolculukta keyifle gezindim.
Şiirle ilgili ilk anınızdan bahseder misiniz?
İlkokul yıllarındayken edebiyat dersleri benim için ayrı bir heyecandı. Kitaplardaki sayfalara karışan hayatlara şahit olmak, edebi bir dilde derdini anlatmak bana çok anlamlı gelmişti. Bu yolculukta, küçüklüğümden beri yapmış olduğum gözlemler sonucu, geçmiş yılların bir mührü gibi şiirler meydana getirdim. İlkokul yılları, bu anlara ilk olarak yârenlik etmiştir ve benim için çok kıymetlidir.
İlk kitabınızı ne zaman çıkardınız? Kitabınızın içeriği hakkında kısaca bilgi verir misiniz?
İlk şiir kitabım Hayatın Tonu ismiyle 2019 yılında yayımlandı. Bu kitabımda, hepimizin iyi kötü yaşadığı renkleri edebiyat aracılığıyla anlatmak ve okuyucuya derinden hissettirmek istedim. Duygular yıllara savruldukça da imgeler dolusu şiirler yazıldı. Böylelikle ilk şiir kitabımın amacı kendiliğinden oluştu.
Sanat aşığı bir insan olarak resim, şiir ve tiyatro ile ilgileniyorsunuz. Sanatın üzerinizdeki etkisini nasıl tanımlarsınız?
Sanatın her konuda iyileştirici bir gücünün olduğuna inanıyorum. Dolayısıyla yazdığım, okuduğum ve çizdiğim, her zaman benim için ayrı bir dünyanın kapılarını aralıyor. Edebiyatın sokaklarında umutla ve özgürce gezinmek tekrardan nefes almamı sağlıyor. Sanat, her açıdan ruhumu besleyen bir melodi gibi aralıksız durmadan bedenimde çalıyor, diyebilirim.

Yazmak için kelimeler dışında sizi motive eden ne gibi etkenler var?
Gözlemlediğim ve dinlediğim her şey, o günkü ruh hâlimle bütünleştiği zaman beni farklı keyifli bir dünyaya sürüklüyor. Kalben yazılan dizelerle kendi yolculuğumun tadını çıkarıyor ve merakın uyandırdığı heyecan ile anı keşfediyorum.
Üretimlerinizde size rehberlik eden kişiler var mı?
Şiir yazmaya başladığım zaman tamamen bir süreliğine kendi kabuğuma çekiliyorum. Arada kararsız kaldığım sürede, edebiyatçı dostlarıma ve danışabileceğime inandığım yakın dostlarıma sormayı tercih ediyorum. Her zaman olduğu gibi kalbimin sesini dinleyip son kararı kendim veriyorum. En iyisi olması için çok fazla çalışıyorum.
Ülkemizde edebiyat türleri arasında şiirin yeri hakkında ne düşünüyorsunuz?
Giderek şiirin daha fazla ilgi duyulabileceğine inanıyorum. Şiir konusunda birikmiş bir ön yargı var. Romandaki tüm sayfaları bazen bir heceye sığdırmak gibi yaşanmışlık katan bir maceradır şiir. Bunu anlamak da okuyucunun tercihine kalıyor. Bu duyguyla okunan tüm şiirler de içimizdeki yangınları birer birer söndürüyor.
Yazma serüveninizde öğrenmenin ve keşfetmenin size nasıl bir katkısı oldu?
Öğrenmek ve keşfetmek, öncelikle hayal ederek başlamama, gizemli ve derinleşen tarafımı görmeme fazlasıyla yardımcı oldu. Mutlu ve pes etmeyen kelimeleri dopdolu, ağız dolusu yaşadım.
Yaşadığınız coğrafyanın sanat yolculuğunuza etkisi var mı?
Elbette var. İzmir’de yaşamak, şehrin sokaklarında özgürce dolaşmak, anı yaşamak, sanatın bir avuç şehrinde olmak ve bunun gibi birçok faktörün ruhumu besleyen bir tarafı olduğuna inanıyorum. İzmir hiç bitmeyen bir aşktır bende.
Geçtiğimiz mart ayında okuyucularla buluşturduğunuz “Dudaklarında Mevsimler” adlı şiir kitabınızda hangi konuları ele aldınız, en çok nelerden etkilendiniz?
Kitaplarımda, hayatın içinde ne olursa olsun ağzımızdan çıkan kelimelerle birlikte yaşayacağımız umut dolu günlerin olduğuna yer verdim. Asla pes etmeden, kalben isteyerek, aşkla okuyucularımın bu edebi yolculuğun tadını çıkarmasını istedim. Onlarda ciddi anlamda farkındalık yaratmayı arzuladım, diyebilirim. Hissettiğim gerçek olan tüm renkler, yazmaya karar verdiğim her dakika, sayfalar dolusu mucizeler bırakmama neden oldu.
Şiirlerinizi yazarken belli bir ortam seçer misiniz, ritüelleriniz var mıdır?
Sessiz ve huzurlu bir ortam seçmeyi, müdahale edilmemesini tercih ederim. Müzik de bu hisleri kendiliğinden ateşliyor. Genel olarak şiirlerimi kendi odamda yazıyorum. Belirli bir ritüelim yok. Yüksek dozda hissettiğim zaman, benim için kesinlikle doğru zamandır.
 
SABAHATTİN ALİ VE TEVFİK FİKRET
En çok sevdiğiniz şairler kimlerdir? Kendinize örnek aldığınız bir şair var mı?
Aklıma ilk gelenler Tevfik Fikret ve Sabahattin Ali’dir. Yazım dilini, üzüntülerini ve sevinçlerini yılların savurganlığıyla ve içtenlikle yaşatan naif ruhlu nadir şairlerdir. Kitabımda da Tevfik Fikret’in hayatını okuduktan sonra hayatımda ilk defa bir şaire, tarihe dokunuşlarına imgeler dolusu şiir yazdım. Tarihin Odaları şiirimde de bunu keyifle hissedebilirsiniz. Her ikisini de örnek alıyorum, diyebilirim.
Günümüz gençliğinin şiire bakışını nasıl yorumlarsınız?
Kırılmayı bekleyen bir ön yargı var ki bana göre şiir yazmak, duyguları tercüme etmek ayrı bir meziyet gerektiriyor. Yaşanmışlıkları tecrübeyle sıralamak kâğıda dökerken apayrı bir keyif. Bu sürecin iyi eserlerle daha kuvvetli ve etkili olabileceğini düşünüyorum. Şiirlere sahip çıkan, birçok umut vadeden başarılı şairler ve yazarlar var. Bu efsunlu dünyaya katılanlar da kelimelerle istemsiz olarak bütünleşiyor.
En çok sevdiğiniz şiiriniz hangisi?
“Hayatın Tonu” ve “Dudaklarında Mevsimler” çünkü iki ayrı kitabın asıl kahramanlarıdır. Yeniden doğmama yardımcı olan bütünlüğü koruyan şiirlerdir.
Şiirin, şairin aynası olduğunu düşünüyor musunuz?
Kesinlikle düşünüyorum. Hissedilen kıymetli düşünceler yıllara döküldüğü vakit, ayna misali duygulara tercüman oluyor. Birebir ruhlara üflüyor ve kendiliğinden bir hikâyenin yazılmasına sebep oluyor.
Geleceğe yönelik projelerinizden kısaca bahseder misiniz?
Yeni yılla birlikte çalışmalarımın devam edeceği yepyeni bir şiir kitabımın olduğunu müjdelemek istiyorum fakat Dudaklarında Mevsimlerdeki şiirlerin bir süre daha derinden hissedilmesini istediğim için sabırsızlıkla bu kitabı bekletiyorum. Doğru zamanda mutlaka raflarda yerini alır. İspanyolca eğitimim de bittiği zaman hayat dolu öğrencilerimin olmasını, onlara yardımcı olmayı çok istiyorum. Zaman her şeyi çözer diye düşünüyorum. Son olarak Doğa Gönüllüleri’yle beraber çeşitli etkinlikler düzenleyip doğaya katkımız olması amacıyla fikir birliği sağlıyoruz. İlerleyen zamanlarda da sesimizin daha çok duyulacağına yürekten inanıyorum.
Son olarak tek cevaplı sorular sormak istiyorum:
Şiir: Hayat
Tiyatro: Şölen
Resim: Yaratıcılık
Başarı: Keyif
Gelecek: Umut
Motivasyon: Enerji
Mutluluk: Sanat

 
 

Öffentlichkeitsfahndung nach Verdacht des räuberischen Diebstahls

Basketbol Dünya Şampiyonları Hamburg'da Olimpiyatlar İçin Isınıyor

Dr. Hans-Jochen Waitz, 80. Yaşını Senato Kahvaltısıyla Kutladı

Hamburg Polisi, Pastor Patrick Klein'i Onursal Komiser Olarak Atadı

Hamburg Limanı'nda Kruvaziyer Gemileri Emisyonlarına Sıkı Düzenleme Geliyor!

Bavyera Eyalet Meclisi, Çocuk ve Gençlerin Taciz İçerikli Görüntü Soruşturmacılarına Ek Ücret Vermeme Kararı Aldı

Özlem Değirmen, Fashion Week Türkiye’de Görkemli Defileyle Göz Doldurdu

Yalçın Çoban ve Hasan Arslan, Türk ve Azerbaycan Sinemasını Birleştirecek Büyük Anlaşmayı Duyurdu

Hamburg'da Dijital Matematik Eğitimiyle Öğrenci Başarısı Artıyor

Uni Mannheim'da Silahlı Saldırgan Polis Müdahalesiyle Hayatını Kaybetti

Eski Bakan Mehmet Ali Yılmaz evinde ölü bulundu

Erdoğan ile Almanya Cumhurbaşkanı Steinmeier Ankara’da buluştu

Hamburg Bağımsız Milletvekili Mehmet Yıldız: "Hamburg'da Barış ve Uluslararası Hukuk Kürsüsü Kurulmalı!"

SPD-Altona, Altona'nın Ekonomik Geleceği İçin İş Dünyasını Bir Araya Getiriyor!

10 Euro'luk "Polis" Temalı Hatıra Parası Yakında Dolaşıma Girecek!

Arne Jacobsen Evi, Hamburg-Nord Belediye Başkanlığı'nın Yeni Yerleşim Yeri Olacak!

Münih Başkonsolosluğunda 23 Nisan Coşkusu! Çocuklarımızın Şiir ve Şarkılarıyla Renklendi

(Alman Dans Ödülü) explore dance – Netzwerk Tanz für Junges Publikum projesine verildi.

Almanya Cumhurbaşkanı Steinmeier, İstanbul ziyaretinde döner kesti

Hamburg, Tarihi ve Önemli Şahsiyetleriyle Yeniden Adlandırılıyor: Hammaburg-Platz ve Karl-Lagerfeld-Promenade Geliyor

UN Üyesi Ülkeler, Plastik Kirliliği İçin Kanada'da Toplandı: OceanCare Uyarıyor

Avusturya'da Hitler'in Doğum Evinde Beyaz Güller Bırakan Dört Alman Yakalandı

Hamburg 2023'te Kreuzfahrtta Lider: 1,2 Milyondan Fazla Yolcuyla Rekor Kırdı

Hamburg, Spitzensport İçin 8 Milyon Euro Yatırımla Ruder Federal Destek Noktasının Genişletilmesine Başladı

Vermisstenfahndung nach 41-jährigem Mann

Türk Öğrencileri "alle für EINE WELT für alle" Gelişim Politikası Okul Yarışmasında Ödüle Layık Görüldü

CERRAHPAŞA’DA 23 NİSAN COŞKUSU!

İbrahim Dizlek, "Gibi" Dizisiyle Exxen'de Oyunculukta Tam Not Aldı

Karnaval tadında şenlik

Quickborn - Unbekannte entwenden Gedenkstein zum Stadtjubiläum - Polizei sucht Zeugen

Yükleniyor

Öffentlichkeitsfahndung nach Verdacht des räuberischen Diebstahls

Basketbol Dünya Şampiyonları Hamburg'da Olimpiyatlar İçin Isınıyor

Dr. Hans-Jochen Waitz, 80. Yaşını Senato Kahvaltısıyla Kutladı

Hamburg Polisi, Pastor Patrick Klein'i Onursal Komiser Olarak Atadı

Hamburg Limanı'nda Kruvaziyer Gemileri Emisyonlarına Sıkı Düzenleme Geliyor!

Bavyera Eyalet Meclisi, Çocuk ve Gençlerin Taciz İçerikli Görüntü Soruşturmacılarına Ek Ücret Vermeme Kararı Aldı

  • Perşembe 28.8 ° / 18.3 ° Güneşli
  • Cuma 30.8 ° / 19.8 ° Güneşli
  • Cumartesi 31.3 ° / 19.6 ° false