Nurten UYANIK


YAĞMURDAN KAÇARKEN DOLUYAMI TUTULDUK

HAYATIN OLAĞAN AKIŞINA KENDİMİZİ KAPTIRIP ÇOCUKLARIMIZI İHMAL EDİYOR SONRADA ŞİKAYET EDİYORUZ


Merhaba, bu yazımızla sizde benimle beraber geçmişe yani çocukluğumuza gideceğiz. Nasıl diyenleri duyar gibiyim. Aslında günümüzde gerek kendimizin, gerek yakın bir arkadaşımızın, komşumuzun veya bir akrabamızın çocuğunu oyuncakları ile oyun oynamak yerine elinde tablet ile gördüğümüzde 'yahu bunlarda çocukluk mu yaşıyor' deriz kendi kendimize. Doğru da değil mi zaten. Hayatın olağan akışına kendimizi kaptırıp kimimiz çocuklarımızın eline telefon veya tablet veriyor kimimizde onları görmezden geliyoruz.

BİR ZAMANLAR BİZDE ÇOCUKTUK VE MUTLUYDUK

Bir zamanlar sokakta bulduğu teli direksiyon yapan mahalledeki arkadaşımızın arkasından tişörtünü tutarak araba ile gezdiğimizi zanneder mutlu olurduk. Biz değilmiydik mısır püskülünden bez bebeğimize saç yaparak mutlu olan. Bazen aynı tabaktan yemek yer, aynı yastığı paylaşırdık. Hatta aynı yatakta yattığımız kardeşimiz üşümesin diye yorganın fazla tarafıyla onun üzerini örten çocuklardık biz. Yaramazlık yaptığımız zamanlarda bütün gün ev işleriyle yorulmuş annemizin 'çocuklar susun' diyerek terliğini atmasına bile mutlu olurduk. Sürekli beraber oyun oynadığımız arkadaşımızda yoksa, yediğimiz peynir ekmeği bölüşür hep birlikte mutlu olmayı başarırdık. Sahi bize ne oldu, kardeşliğin veya arkadaşlığın ne olduğunu unuttuk mu yoksa bize unutturdular mı acaba?

ÇOCUKLARIMIZI VE GENÇLERİMİZİ FARKINDA OLMADAN KAYBEDİYORUZ

Şimdilerde imkanlar dahilinde çocuklarımıza oyuncağın en iyisini alırız. Hatta gider çocuk odaları alır odasını da en güzel şekilde düzenleriz. 'Biz küçükken bize ailemiz alamadı' düşüncesiyle gider kıyafetin markalısını alır, küçük yaştaki çocuğumuzun teknolojinin imkanlarından yararlanmasını sağlarız. Farkında olmayız ama çocuklarımız aslında hep mutsuzdur. Bunun sebebi ise günümüzde çocukların dünyasının farklı bir boyutta olmasından kaynaklanmasıdır. Peki bu nasıl oluyor diye hiç düşündük mü acaba? Tabi ki internetteki sosyal medya platformlarından etkileniyorlar. Bununla beraber ne mi oluyor, çocuklarımızı ve gençlerimizi farkında olmadan kaybediyoruz.

ÇOCUKLARIMIZ SANAL DÜNYADA KENDİLERİNİ MUTLU SANIYORLAR

Nerede mi yanlış yapıyoruz. Aslında tüm hata biz anne ve babalarda. Çünkü, çocuklarımız daha küçükken onlara normalinden fazla imkanlar sunarak onları çocukluktan uzaklaşmasına neden oluyoruz. Hayatın olağan akışının rüzgarına kendimizi kaptırıyor, çocuklarımızı görmüyoruz. Bu sefer ne oluyor çocuklarımıza sunduğumuz imkanlar nedeniyle yalnızlık nedir öğretmiş oluyoruz çocuklarımıza farkında olmadan. Çocuklarımız ise sanal dünyalarında kendilerini mutlu zannediyorlar.

GEÇMİŞTEKİ GİBİ ÇOCUKLUKLARINI ÖZGÜRCE YAŞAMALILAR

Çocuklarımıza cep telefonu ve tablet verip bir kenara itilmemeliyiz. Onların bizlerden uzaklaşmalarının önüne geçmek için ilk olarak onlar ile vakit geçirmek gerekir. Mesela, birlikte sulu boya yapmalıyız en basitinden. Örneğin; misafir odası diye kilitli duran odaların kapılarını açmalıyız. Çocuklar gerek koltukların üzerinde tepinmeli gerekse yastık savaşı yapmalı. Günümüzde çocuklarımız geçmişteki gibi çocukluklarını özgürce yaşamalı. Televizyondaki kötü örnek teşkil eden dizilere özenmek yerine gerçek çocukluklarını yaşamalarını sağlamalıyız.

Betül
11.09.2023 10:06:45
Doğru tespit… imkansızlıklar yaşayıp, en güzel imkanları çocuğuma sunayım derken, onları kendimizden ve gerçeklerden uzaklaştırıyoruz.. çocuk telefona tablete ihtiyaç duymaz; onu onlarla yanıştıran bizleriz… Çok güzel bir yazı, yüreğine sağlık..

Adıyaman

29.04.2024

  • İMSAK 03:55
  • GÜNEŞ 05:26
  • ÖĞLE 12:29
  • İKİNDİ 16:15
  • AKŞAM 19:22
  • YATSI 20:47

Hamburg'da Türk Toplumu 23 Nisan Şenlikleriyle Coştu!

Türk Figüranlar Aranıyor: Ünlü Yönetmen İlker Çotak'ın Yeni Filmi İçin Başvurular Başladı

Hamburg-Jenfeld'de Silahlı Saldırı: İki Kişi Yaralandı

Münih Türk Kültür Merkezi, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramını Tramvay’da Kutladı

9 Haziran 2024'te Avrupa Parlamentosu ve İlçe Meclisleri Seçimleri için Online Oy Kullanma Başlıyor

Çekin Yener'den Arabesk Damarına Dokunan "Devlerin Aşkı" Yeniden Canlanıyor!