Kibar ÖZKAN BEKTAŞ


KAOTİK YAZI

Özgürlüğü düşünüyorum. Özgürlük üzerine düşünüyorum ve insanın gerçek anlamıyla özgür olduğunda mutlak mutluluğa erişebileceğine inanıyorum.


Özgürlüğü düşünüyorum. Özgürlük üzerine düşünüyorum ve insanın gerçek anlamıyla özgür olduğunda mutlak mutluluğa erişebileceğine inanıyorum.
Böyle yazınca hemen akla gelmez mi? İyi de özgürlük ne, ya da kime göre özgürlük? Hem senin özgürlüğün bir başkasını rahatsız ederse bu özgürlük olur mu? Olmaz! O halde bunca insanın bir arada yaşadığı, yaşamak zorunda bırakıldığı bir düzende kimse özgür olamaz! Dolayısıyla mutlu da olamaz. Hem ayrıca insan mutluluğu arayan ama onu bulduğunda fark etmeyen bir canlı değil midir? Özgürlüğü bir de esaret kavramı çerçevesinde ele alalım. Kim hangi şartlarda esir sayılır? Kendi kararını veremeyen, bir başkasına sürekli ihtiyaç duyan, baskı altında bırakılan insan esaret altında kabul edilebilir mi?
Konuya biraz daha somut gerçeklerle yaklaştığımızda ortalama herkesin kendini özgür hissetmesi için Maslow'un ihtiyaçlar teorisinde anlattığı gibi temel basamağı atlayamayan, yani günlük yemeğini bulamayan yaşam alanı olmayan birey özgür müdür? Bana göre de hayır, özgür değildir.

ZAMANDAN BAĞIMSIZ İNSAN, ÖZGÜRLÜK ARAYIŞINDA OLAMAZ!

Özgürlük kavramını tek başına ele alamayacağız doğrusu. Onu zaman kavramından ayıramayız. Zamandan bağımsız insan, özgürlük arayışında da olamaz! Kısıtlı zamanda özgür olmaya çalışan insan ne yapmalı? Yine sistemi eleştirmek gerek bu noktada. Ama sistem sistem dediğimizi de insanlar kuruyor. Ben, sen, o gibi. Nihayetinde insana kendini dinleme cesareti vermeyen bu sistemde duygu ve düşüncelerimizi dondurmak zorunda kalıyoruz. Konuyu kaotik hale getiren şu ki, güzel ve rahat bir yaşam her insanın hakkı ancak insan öyle bir varlık ki konfor alanından çıkmadığında yeterince kendini tanıyamıyor. Bir mazoşist gibi acıdan hoşlanma düzeyinde değil ama sanki dik yokuşları çıkabilecek kadar mücadele alanı bırakılması insana iyi geliyor. Acı çekiyoruz ve tüm mücadelemiz bu acıyı dindirmek için. Acılar dindiğinde yeniden mutsuz olmak için savaşıyor gibiyiz. Bu döngü böyle sürüp gidiyor. Belkide insanlığın bir yere varası yok, hep yolda olmak ona iyi geliyor...

Sevgilerimle

Adıyaman

16.09.2025

  • İMSAK 04:41
  • GÜNEŞ 06:03
  • ÖĞLE 12:27
  • İKİNDİ 15:57
  • AKŞAM 18:41
  • YATSI 19:58

Reeperbahn Festivali 20. Yılında Hamburg’da Müzik Dünyasını Buluşturuyor

Eski Klinik Yeni Okula Dönüştü: St.-Jürgen Caddesi’nde Modern Bir İlkokul

Dortmund Polisi İki Kadın Zanlıyı Fotoğraflarla Arıyor

80-jährige Frau aus Hamburg-St. Pauli vermisst – Polizei bittet um Hinweise

St. Pauli Augsburg’u Devirdi: Tarihî Başlangıç! 2-1

T.C. Mainz Başkonsolosu Mehmet Akif İnam: “Türkiye, 2024’te 62 milyon turistle rekor kırdı”